Dedemin traktörü mavi , bacası kapkara, 2 tane yolcu koltuğu var birinde sırt dayama yeri var birinde yok. Köye giderken bizim buralara oturmamız yasak,çünkü küçük bedenler kayıp düşebilirler yere sarsıntıdan.Biz :ben,kardeşim ve bizden 3-4 yaş büyük kuzenimiz.
Biz traktörün arkasındaki devasa(!)römorkde yolculuk yaparız. Yola çıkmadan kilimimizi , minderimizi alır tırmanırız römorka. Bazen otururuz bazen yatarak gideriz ama ayağa kalkmayız yoksa düşebiliriz. Köy yolu bitip de tarlaya vardığımızda koşarız,koşarız.Bazen sarı olur tarlamız bazen yeşil . Biz ikisini de severiz. Tulumbadan su çekeriz. lastik çizmelerde fare ararız. Traktör gölgesinde ekmek ,zeytin , domates yeriz.Ayran içeriz .Sonra gene koşarız koşarız.Kovalarız , yakalarız,kovalanırız,yakalanırız,kovalarız...Güneş ucu bucağı olmayan tarlaların ardına gizlenmeye başlar , yavaş yavaş kaybolur.Güneşin gidişini fırsat bilen ay belirir sahnede. Olanca gücüyle parıldar ben buradayım diye. Işığında koşarız koşarız. Kovalarız, yakalarız, kovalanırız, yakalanırız,kovalarız...Dedemin traktörü mavidir ve bacası kapkara , hadi tırmanın römorka eve dönüyoruz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder