Bebek beyin dili çözüldükten sonra tüm araştırmalarım da buna kaydı benim. Kullandığı bazı kelimeleri neden bu şekilde telaffuz ettiği merakımı yenemiyorum. Türk dili ve osmanlıca alanlarında doktora yapmış olan teyzemle konuştuğumuzda onun da şimdi kocaman olan kızlarının kullandığı bazı kelimeleri no ettiğini ve bu kelimelere daha sonra baktığında eski türkçede kullan kelimelerle örtüştüğünü öğrendim ve hemen bebek beyin lugatinden hangilerinin eski türkçeye uyduğunu araştırdım.
Bebek bey kemer ve puzzle kelimelerine bagan diyor,bu eski türkçede bağlamak, parçaları birleştirmek, eklemek anlamlarında kullanılan bir kelime söyleyiş açısından kemer ve puzzlela uzaktan yakından ilgisi olmaması dolayısıyla anlam bakımından bir bağlantı kurmuş olabilir ,
yine yeşil rengi için kullandığı cıgın kelimesi de kaynaklarda bulamasam da teyzemin söylediğine göre çağla yeşili manasında kullanılıyormuş. Bir de ayağa ilk başlarda adak diyordu. Bu da eskiden "y" harfi ortada yokken ayak için kullanılan bir sözcükmüş(adımdan geliyor sanırım).uzunca bir süre babasına dede dedi türki cumhuriyetlerin çoğunda dede baba demekmiş.Kuzenlerime de ede diyordu.Bu da abi demekmiş.
f,h ve j harfleri de çocukların konuşmaya başladıkları zaman kullanmayı tercih etmemelerinin sebebiyse bu harflerin başka dillerden türkçeye girmiş olması olabilir. Çocuklar dilin arkaik halini kullanıyorlar bu genlerle aktarılmış olabilir diye düşünüyorum. Aynı coğrafyada yaşayan insanların nesillerle birbirine aktardıkları ağız,gırtlak,dil özellikleri .
Seneler önce aldığım diksiyon dersinde doğu ve orta doğuluların nefes alırken diyaframlarını kullanmadıkları ,gırtlaktan konuştukları (sese tellerinden gelen direk ses)batılılarınsa diyafram kullanarak nefes aldıkları ve ağız boşluğundan konuştuklarını(ses ağız boşluğundan yayılıyor)öğrenmiştim.Bebekler de doğar doğmaz diyafram nefesi alıyor(Bu yüzden saatlerce ağlasalar da yine sesleri gür ve boğazları acımıyor,benimse matematik öğretmeni arkadaşlarımın çoğu kronik farenjit)zamanla anne babasından gördüğü şekilde diyaframını köreltip bu şekilde nefes almaya başlıyor.
Dilin doğuşunu yeniden yaşıyoruz sanki...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder